Tepebaşı Belediyesi’nin katkıları ile düzenlenen ve Türkiye’nin farklı illerinden gelen çobanların buluştuğu 3. Geleneksel Küçükbaş Çoban Festivali, yoğun katılım ile gerçekleşti.

Tepebaşı Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen 3. Geleneksel Küçükbaş Çoban Festivali, Muttalip Mahallesi’nde bulunan Büyükşehir Belediyesi Hayvan Pazarı’nda düzenlendi.

Çok sayıda çoban, hayvan üreticisi, hayvansever, veteriner ve hayvancılık sektörü temsilcisinin katıldığı etkinlikte küçükbaş hayvan ırkları ve çoban köpekleri sergilendi. Saat 10.00’da kapı açılışı ile başlayan festivalde 37 üretici 456 adet küçükbaş hayvan ile katılım gösterdi. Ayrıca küçükbaş hayvancılığın olmazsa olmazı çoban köpekleri de festival alanını dolduran vatandaşlardan yoğun ilgi gördü.

Osman Tanju Güler’in sunumu ile gerçekleşen söyleşi ve serbest kürsü etkinliğinin ardından Tepebaşı Belediyesi temizlik işçilerinden kurulu Eko Şov Ritim Grubu’nun konseri ile devam eden festivalde Tepebaşı Belediyesi Halk Oyunları Ekibi bir gösteri sundu. Ardından açılış törenine geçilen etkinlikte ilk konuşmayı 77 yaşındaki çoban Makbule Demir yaptı. Demir, “Çoban arkadaşlarım, bu hayırlı festivale hepimiz katıldık. Benim hayatım 23 sene koyun gütmekle geçti. Yanımdaki oğlum da aynı mücadeleyi benimle sürdürdü. Kırlarda koyun güttük, çocuğumu büyütüp yetiştirmek için bu mesleği seçtim. Çobanlık çok iyi bir meslektir, her şeyi ile bu mesleği gençlere tavsiye ediyorum. Çobanlık yapsınlar, bu hiç de kötü bir meslek değil büyük bir nimettir” diye konuştu.

Festivalde çobanlar adına söz alan Emre Tınaz ise “Çoban kardeşlerim, büyüklerim. Biz bu yola çıkarken önce çobanlık mesleğinin ve küçükbaş hayvancılığın sorunlarını dile getirmek istedik. Ayrıca çobanları da bir araya getirmeyi arzu ederek yola çıktık. Çobanlık mesleği kötü bir meslek değildir, peygamber mesleğidir. Çobanlık bir kültürdür, çobanlar duygusal insanlardır. Çobanlar hor görülmesin, bunu istemiyoruz. Bize karşı bir önyargı var; kız verilmez, çoban bir şey bilmez, dağdaki çobanla benim oyum bir değil zihniyetine karşı biz bugün buradayız. Geçtiğimiz Çarşamba günü şehir merkezine koyunları indirdik, bundaki maksadımız hem festivalimizi duyurmaktı hem de bir tepkiydi. Kırsalda koyun güdecek gençler kalmadı, biz de dedik ki, koyunları şehirlere kaçan arkadaşlarımızın arkasından şehre indirelim. Tüm çobanlarımız adına sizlere teşekkür ediyorum” dedi.

Daha sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden Eskişehir’e gelen muhtarlar adına konuşan Gazimağusa Muhtarlar Derneği Başkanı Mustafa Yeşilleme, “Gazimağusa’dan 16 muhtarımız ile 3 gündür buradaydık. Bizleri misafirperverlik ile karşılayan başta Tepebaşı Belediye Başkanımız Ahmet Ataç’a, Tepebaşı muhtarlarına, Eskişehir halkına çok teşekkür ediyoruz. Buraya geldiğimizde çok güzel bir şehir bulduk, bugün bu festivale katıldığımız için de ayrıca mutluyuz. Bu tecrübe ile döndüğümüzde inşallah biz de bu festivali yaparız. Çobanlara verilen değeri Kıbrıs’ta da anlatırız” diye konuştu.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Levent Özbunar da “Bizler teknik personel olsak da her zaman çobanlarımız ile bir aradayız. Hep diyorlar milli, milli, milli… Ama biz kendi milli değerimiz olan tarımı ve hayvancılığı kaybedersek elimizde hiçbir şey kalmaz. O yüzden çobanlık mesleği çok önemli, artık çoban bulmak ise çok zor. Lütfen mesleklere sahip çıkalım ve çobanlarımıza gereken değeri verelim” ifadelerini kullandı.

Eskişehir-Bilecik Bölgesi Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Mehmet Kızılinler ise konuşmasında, “Bir çoban ailesinin oğlu olarak, 80’li yıllarda sanayi toplumu yapılan, aslında özü unutulan bir milletin gerçek anlamda tarıma, hayvancılığa tekrar dönmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu anlamda gerçekleştirilen festival çok önemli. Kaynaşmanın yanı sıra bilgi paylaşımı açısından çok önemli” dedi.

Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç ise; “Festivalimiz sizin de gördüğünüz gibi her yıl büyüyerek devam ediyor. Türkiye’nin birçok noktasından çobanlar, zirai malzeme üreticileri, hayvansal ürün sağlayıcısı arkadaşlarımız burada buluştu. Bu fikir çobanlarımızın hor görülmesi noktasından ortaya çıktı. Esasında ise Türkiye’de hayvancılığın bitme noktasına geldiğini görüyoruz. Bundan 4 sene önce büyükşehir yasası çıktı, köylerimiz mahalle oldu. Birçok belediyemiz kapandı. Şimdi bir köy mahalle olduğu zaman, yasaya göre orada ziraat ve hayvancılık yapılmaması lazım. Bize göre böyle değil, hayvancılık da yapılmalı, tarım da yapılmalı. Kimseye de sen neden bunu yapıyorsun demedik, çünkü bir köy hayvancılık ve tarım yaparsa ancak öyle kalkınabilir. Belediyenin oraya gidip de çöp alması ile köy kalkınmaz. Onun için bu yasanın muhakkak geri çekilmesi lazım, yoksa bu sıkıntı büyümeye devam edecek. Bu yasa ile hayvancılık yapmayan bir şahıs, yapanları şikayet edebiliyor. Belediye de mecburen işlem yapmak zorunda kalıyor. Biz burada tabi çoban kardeşlerimizi ön plana çıkarıyoruz. Onların yaptığı esasında çok büyük ve önemli bir iş. Çoban olmazsa et de olmaz. Kim besleyecek bu hayvanları? Bugün baktığımızda çobanlık maalesef Afganların, Suriyelilerin eline kalmış. Çobanlığın ve hayvancılığın ne kadar kıymetli olduğunu herkes bilmeli. Onlara destek olalım ki onlarda mesleklerine sahip çıksınlar. Böylece tarım ve hayvancılık gelişerek devam etmeli. Et ithal etmeye gerek yok, bundan 20 sene önce Türkiye kendi kendine yeten 7 ülkeden biri deniyordu. Maalesef bugün ot da hayvan da mercimek de buğday da ithal ediliyor. Bu ülkenin böyle bir ithalata ihtiyacı yok arkadaşlar” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Başkan Ataç, çoban Makbule Demir’e plaket takdim etti. Çobanlar adına Emre Tınaz ve Ahmet Savran da “Türkiye’nin çobanları Eskişehir’de buluşuyor sloganı ile yola çıkarken en büyük desteği Ahmet Başkan’dan aldık. Onun sayesinde birçok üreticiyi ziyaret ettik. Çoban arkadaşlarımız ile birlikte Ahmet Başkanımızı arkamıza alarak burada toplanmayı başardık. Kendisine çok teşekkür ediyoruz” diyerek Başkan Ataç’a çoban değneği hediye ettiler. Başkan Ataç burada kepenek de giyerek çobanlar ile birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.

Ardından katılımcılar ve Başkan Ataç küçükbaş hayvanların ve çoban köpeklerinin sergilendiği alanı gezerek hayvan üreticileri ve çobanlar ile tek tek sohbet etti.  Festival alanını çevreleyen üretici stantlarını da ziyaret eden Başkan Ataç firma yetkililerinden bilgiler aldı.

Festivalde daha sonra Merinos Koç, Merinos Koyun ve Kıvırcık Koç yarışmalarına geçildi. Burada yarışmaya katılan hayvanlar, sahiplerinin eşliğinde jüri üyeleri Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Zootekni ve Hayvan Besleme Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Oğan, Bursa’dan Veteriner Hekim Erol Arslan, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Önenç, Eskişehir Veteriner Hekimleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi  Veteriner Ahmet Köksal, Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Zekeriya Kıyma ve Gönen Çetin Et’ten üretici Turhan Kocaman’ın puanlamasına sunuldu. Jürinin yaptığı değerlendirmeler neticesinde Kıvırcık Koç yarışmasını Murat Aslan isimli üretici kazandı. Merinos Koç yarışmasında ise Sabri Törü isimli üretici birinci, Pega Çiftliği ikinci, Evren Altınbaş isimli üretici ise üçüncü oldu. Merinos Koyun yarışmasında ise Rıza Sarı birinciliği elde ederken Pega Hayvancılık ikinci, Sabri Törü ise üçüncülüğü kazanan üretici oldu. 3. Geleneksel Küçükbaş Çoban Festivali Veteriner Hekim Deniz Eteke’nin verdiği konser ile sona erdi.

Öte yandan CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu, MHP Eskişehir Milletvekili Metin Nurullah Sazak, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, CHP İl Başkanı Rabia Akman, Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan, Tepebaşı Belediyesi Meclis üyeleri ve mahalle muhtarları da festival alanını ziyaret etti.